Balıkesir’de yaşanılan olayda, 2 yaşındaki bir bebek bir kişiyi hayata bağladı..
Edremit ilçesinde yaşayan Cafer Gürbüz’e şimdi 11 yaşında iken ‘kronik böbrek yetmezliği’ tanısı konuldu.
Organ nakli için sıraya alınan Gürbüz, Balıkesir’de çocuk hemodiyaliz ünitesi bulunmadığı için, haftanın belli günleri İzmir’e gitmek zorunda kaldı. Gürbüz’ün, organ nakli için beklediği telefon 2002 yılında geldi.
İlk nakledilen böbreği iflas etti
Manisa’da bir kadavradan alınan böbreğin dokuları kendisine uyunca, Cafer Gürbüz başarılı bir operasyon ile olağan hayatına döndü. Bu tarihten sonra, yüksekokulu bitirip evlenen, resmi kurumda işe giren Cafer Gürbüz’ün, atama olan böbreği 2015 yılında iflas edince tekrar hemodiyaliz süreci başladı.
2 yaşındaki bebeğin böbrekleriyle hayat buldu
Gürbüz, bir Defa daha atama için sıraya girdi. Gürbüz’e, 2019 yılında 24 aylıkken hayatını yitiren bebeğin iki böbreği ailesinin isteğiyle nakledildi.
Sağlığına kavuşan Gürbüz 3 Yıl boyunca 5 böbrekle yaşadıktan sonra geçen Yıl iflas eden ‘orijinalim’ dediği kendi böbrekleri, Bursa Uludağ Üniversitesi Hastanesi’nde başarılı bir ameliyatla alındı.
“Diyaliz ne güldürür ne öldürür”
Biri fonksiyonunu yapmayan 3 böbrekle hayatını sürdüren Cafer Gürbüz, DHA’ya yaptığı açıklamalarında yaşadığı şiddetli süreci şu sözlerle anlattı:
“Ben 11 yaşında rahatsızlandım ve 1999 tarihinde diyalize başladım. Balıkesir’de çocuk diyalizi olmadığı için yaklaşık 6 ay, haftada 2 gün Biricik başıma İzmir’e gitmek zorunda kaldım. 12 yaşında çocuğum, Balıkesir’den İzmir’e diyalize gidiyorum ve akşamında meskenime dönüyorum. Diyaliz ne güldürür ne öldürür ömür uzunluğu süründürür o denli bir hastalık maalesef. 2002 tarihinde böbrek nakli oldum ve Fazla şükür diyalizden kurtuldum. Bu tarihten sonra 13 yılda tahsil hayatımı tamamladım, Özel kesimde işe başladım, evlendim, imtihanlara girdim ve kamuda çalışmaya başladım. Ben böbrek nakli Ham olsaydım bunların hiçbiri olmayacaktı. Diyalizde sürüne sürüne, tekerlekli sandalye, sedye ile ömrüm geçecekti. Nakledilen böbreğim iflas ettikten sonra tekrar diyalize başladım. Arkadaşlarım bana ne gerek var? Zati ezayı yaşamışsın, organ nakli olmuşsun ve Yine giriyorsun, organ nakli ömürlük değil diyorlardı. O denli değil, atama insanın hayatını olağan bir biçimde sürdürebilmesi, toplumsal hayatını devam ettirmesi demektir.”
“Dilediğim kadar su içiyorum”
Nakil sonrası yasaksız bir hayat sürdüğünü söyleyen ve öldüğü Vakit atama olanlar iç bütün organlarını bağışlama kararı Meydan Gürbüz, “Ben böbrek nakli olmasaydım, Türkiye’nin serveti benim olsa da ben bir bardak çay içemiyorum, yasak. Su içemiyorum bundan daha Tasa bir durum yok. Böbrek nakli olduktan sonra istediğimi yiyorum, denize giriyorum, halı alana gidiyorum top oynuyorum, geziyorum. En kıymetlisi de su içebiliyorum, dilediğim kadar su içiyorum bundan daha hoş bir şey olabilir mi. Herkes organ bağışlasın isterim, başına gelmeyen bilemez” dedi.
“Hastamız 3 böbreği ile hayatını sağlıklı bir biçimde sürdürüyor”
Cafer Gürbüz’ün tedavisini gerçekleştiren tabiplerden, Uludağ Üniversitesi Hastanesi Üroloji Anabilim Kolu Öğretim Üyesi Doç. Dr. Kadir Ömür Günselen, Gürbüz’ün atama olan böbreklerini korumak için doğuştan Mevcut olan 2 böbreğini aldıklarını söyleyerek, “Hastamız 11 yaşından beri böbrek yetmezliği sorunlarıyla uğraşan bir hasta. 2002 yılında Ege Üniversite Hastanesi’nde böbrek nakli olduktan sonra 3 böbrek ile hayatına devam ediyordu. atama olan böbreği hastamızı 11 Yıl diyaliz gereksinimi olmadan yaşattı, lakin atama olan böbreğin çalışmasında sorun olmaya başladı. Biz de 2019 yılında 2 yaşında bir yavrumuzun böbreklerini alarak hastamıza naklettik. O devirde hastamızın 2’si doğuştan itibaren kendisinde olan böbreği, 1 Tane Ege Üniversitesi’nde takılan ve 2 Tane de yavrumuzdan alarak taktığımız böbrekler olmak üzere Yekün 5 böbreği olmuş oldu. Hastamız bu halde 2 Yıl yaşadı lakin bir mühlet sonra hastamızda idrar yolu enfeksiyonları görülmesi nedeniyle, yeni taktığımız böbrekleri korumak gayesiyle doğuştan itibaren kendisinde olan 2 böbreği aldık. Hastamızın şu anda 3 böbreği var, rastgele bir diyaliz muhtaçlığı yok ve hayatını sağlıklı bir biçimde sürdürüyor” ifadelerini kullandı.
“2 böbrekle Biricik böbrek işlevi kazandırıyoruz”
Gürbüz’ün tedavisini yürüten tabiplerden Prof. Dr. Abdulmecit Yıldız ise kadaverik böbrek bekleme listesindeki hasta sayısının artması nedeniyle çift böbrek nakli yolunu seçtiklerine dikkat çekerek, “Özellikle nihayet yıllarda kadaverik böbrek bekleme listesindeki hastaların artması ve sunulan organların da bu listeyi karşılayamaması bizi farklı yaklaşımlar bulmaya zorluyor. Bunlardan biri de çift böbrek nakli. Bilhassa organ naklinin olduğu durumlarda, olağanda kabul edilmeyen böbreklerin kabul kuralını arttırıyor. Aldığımız böbrekler işlevsel ve yapısal olarak hastamız Cafer’in bedeniyle uyumsuzdu. Biricik bir böbrek Cafer’in gövde işlevlerini idame ettiremeyecekti bu yüzden 2 Tane böbrek almaya karar verdik. Başarılı bir formda yapılan atama sonrası yaklaşık 4 yıldır sağlıklı bir biçimde olağan bir böbreğin işlevlerini yapabilmekte. Buradaki Gaye Biricik bir böbrekle karşılayamayacağımız muhtaçlıkları 2 böbrekle karşılamak. Biricik böbreğin kabul edilemeyeceği, adeta atılacağı yerlerde 2 böbrekle Biricik bir böbrek işlevlerini hastaya kazandırmış oluyoruz” diye konuştu.
Yorum Yok